Émile Durkheim’ın Sosyolojisi ve Felsefi Düşüncesi

Bu derlemede okuyucular birbirinden farklı Durkheim portreleriyle karşılaşacaklar. Örneğin: Hazır cevaplarla yetinmeyen ve sürekli arayış içinde olan bir düşünür ve sosyal bilimci Durkheim portresiyle… Felsefeye yönelik ciddi eleştirilerine rağmen kendi bilim ve sosyoloji anlayışını çağının en güçlü felsefî fikirleriyle diyalog ve tartışma içinde oluşturmaya çalışan bir filozof olarak Durkheim portresiyle… Kendisinden önceki sosyal bilimcilerin “sosyolojik empirizm”ini eleştirirken, onlardan farklı olarak toplumdaki derin yapılar ve mekanizmalara odaklanan, pozitivizm ve realizmi kendi ifadesiyle “yenilenmiş rasyonalizm” olarak sentezlemeye çalışan bir Durkheim portresiyle… Bir yandan “kesin bir bilim”haline getirmeye çalıştığı sosyolojisini temellendirmeye çalışırken, öte yandan geleceğin “iyi toplum”unu inşada sosyolojiye bir misyon yükleyen ve basit pozitivist ilkelerle yetinmeyen bir “ahlâkçı” Durkheim portresiyle… Ve daha da başka birçok Durkheim portreleri…

Émile Durkheim’ın sosyolojisi ve felsefî düşüncesiyle ilgili farklı metinlerden oluşan bu ilk kapsamlı derlemenin Türkiye’deki aşırı kategorik ve indirgemeci Durkheim yorumlarının yeniden gözden geçirilmesine ve sorgulanmasına katkıda bulunacağını umuyoruz.

“Birinci Dünya Savaşı’ndan birkaç yıl önce Durkheim ekolünden bir genç etnolog Robert Hertz makalesinde iki cenaze pratiğini betimledi. Borneo kabilelerinde önemli kişiler için çifte cenaze töreni düzenlenmekteydi ve iki tören arasındaki sürenin uzunluğu sosyal statüleriyle doğru orantılıydı. Etnologlar ve ayrıca bazı sosyologlar Durkheim ekolünün artık güncelliğini yitirdiğini düşünürler. Fakat ona sadece muhtemelen ilk cenaze töreni uygulandı; ikincisi ve sonuncusunun düzenlenmesi uzun zaman alabilir ve hatta sonsuza kadar ertelenebilir.”

-Joseph Gabel-

 

   

Kategoriler:

Ek bilgi

Yayına Hazırlayan

Bekir Balkız, Ümit Tatlıcan

Çevirmen

Ümit Tatlıcan

Baskı

2017

Sayfa Sayısı

680

Format

Karton Kapak